7 yıl önce kaybolan MH 370 Malezya uçağına ne oldu? Uzaylılar mı kaçırdı?

Usta Gazeteci Doğan SATMIŞ’ın kaleminden..

8 Mart 2014’te Malezya’dan havalanan Malezya Havayolları’na ait MH 370 sayılı uçağı hatırlıyor musunuz?

Bu bir Boeing 777 tipi, iki koridorlu devasa uçaktı ve içinde de 227 yolcu ile 12 mürettebat vardı. Malezya’nın Kuala Lumpur kentinden Pekin’e gitmek için havalandı ama yaklaşık bir saat kadar sonra radardan kayboldu. Bir daha da haber alınamadı. Sanki yer yarılmış, uçak da içine düşmüştü. 

Uçağın kaybolmasından sonra Hint Okyanusu’nda inanılmaz bir arama çalışması yapıldı, ama uçağın enkazına bir türlü ulaşılamadı. 

Gerçi okyanus üzerinde bazı uçak parçaları bulundu ama uçağın gizemi hala çözülemedi. Kesin olan bir şey vardı, uçak kalktıktan bir süre sonra gitmesi gereken yönün tam tersine rota değiştirmişti o kadar.

Şimdi, kazadan 7 yıl sonra bir Fransız gazeteci kitap yazmış ve uçağın Vietnam yakınındaki bir gizli operasyonunda vurulduğunu öne sürmüş. Hatta uçağı vuran silahın da gizli bir lazer silahı olduğunu yazmış gazeteci Florence De Changy. Biraz uçuk bir iddia. Eğer uçak vurulsa, karada bunun izinin olması lazım. 

Peki uçağa ne oldu?

Önce uçakla ilgili birkaç ayrıntıyı hatırlatalım.

Uçakta 150 Çinli, 38 Malezyalı, 7 Endonezyalı, 6 Avustralyalı ve başka ülkelerden de yolcular vardı.

Kalkıştan 40 dakika kadar sonra kokpitten gelen son sesli mesaj şu oldu: 

“İyi geceler, Malezya üç-yedi-sıfır.”

Ve sonra uçak kule ile tüm iletişimi kesti. Kalkıştan iki saat sonra da uçak rotasından ters tarafa saptı. Hiçbir neden yokken uçak birden Malezya’ya doğu geri döndü, sonra da Hint Okyanusu’na yöneldi.

Uçağın iletişiminin kasıtlı olarak devre dışı bırakıldığı veya uçuş sırasında bir şekilde kapatıldığını açıklandı.

Malezya hükümetinin 30 Temmuz 2018’de yayınladığı nihai rapor, yetkililerin uçağın neden kaybolduğunu “kesin olarak belirleyemeyeceğini” söyledi. 

Ama kesin olan bir şey vardı, o da uçağın sabah saat 01: 25’teki keskin yön değiştirmesinin manuel olarak yapılmasıydı. Peki bunu kim yaptı, bilinmiyor?

Kayıp uçağın ilk parçasının bulunması bir yıldan fazla sürdü. Kanadın parçası, Temmuz 2015’te Kuala Lumpur’dan binlerce kilometre uzaklıktaki Réunion Adası’nda çıktı. Bu ada Hint Okyanusu’nda Madagaskar yakında.

Arama çalışmalarının ikinci yılında bir Hollanda şirketi, “Galiba iki yıldır yanlış yerler aranıyor” dedi. Bu yanlış dediği yerler Türkiye’nin 6’da biri kadar alandı. Sonra yeni yerlere bakıldı ama yine sonuç çıkmadı.

Beş yıllık arama sonunda, Boeing 777 uçağının doğrulanmış tek izi, Madagaskar, Reunion Adası ve Tanzanya’daki Hint Okyanusu kıyılarında bulunan üç kanat parçası oldu. 

Peki bu koşullarda uçağa ne olmuş olabilir? İhtimaller neler. Onları da sıralayalım.

1. Pilot, kasten uçağı denize döndürdü, sonra da benzin bitene kadar uçurup suya çaktı ve intihar etti. Ama kaza raporunu yazanlar, buna şiddetle karşı çıktılar ve pilotların bunu yapmayacağını gösteren deliller olduğunu söylediler. 
2. Uçağın oksjien kaynağı bir şekilde kesildi, pilot ve tüm yolcular oksijen yetersizliğinden bayıldı, uçak yakıtı bitene kadar otomatik pilotta kaldı ve ardından denize düştü.
3. Uçağı birileri kaçırdı, oksjen kaynağını kasten kesti, kendileri de intihar etti.
4. Bir eski pilot uçakta yangın çıkmış olabileceğini söyledi. Ona göre yangın çıkınca pilotlar, acil iniş için Malezya’ya geri döndüler ama dumandan bayılınca, uçağın kontrolü otopilotta kaldı, uçmaya devam etti. Ama yangından sonra otomatik pilotun devre dışı kalacağını söyleyenler de var.
5. Bir ihtimal de uçak suya yavaşça inmiş ve çoğunlukla tek parça halinde batmış olabilir. Bulunan üç kanat parçası, bu teori ile uyuşuyor.
6. Bir diğer teori de, aramanın yanlış bölgede yapıldığı yönünde. 
7. Uçağın gizlice bir üsse indiğini ve saklandığını söyleyen komplo teorileri de var.
8. Uçağın kargosunda piller nedeniyle patlama ihtimali de olabilirdi. Ama kazayı inceleyen uzmanlar bu teoriyi elediler.
9. Bir diğer teori, uçağın kaçırılmasını önlemek için kumandasının uzaktan ele geçirildiği yönünde. Ancak 2018 raporuna göre uçakta, pilotlardan kontrolün uzaktan alınması teknolojisi olmadığı açığa çıktı.
10. İki kişinin çalıntı pasaportla uçağa bindiği ve Malezya’nın bunu gizlediği iddia edilmişti. Bundan da bir şey çıkmadı.
11. Tuhaf teoriler ise gırla: Siber kaçırma, ABD düşürdü, Rusya düşürdü, Bermuda Üçgeni tarzı alanda kayboldu, Kuzey Kore’nin parmağı var, CIA yaptı, İsrail yaptı.
12. Tabii cevabını veremeyeceğimiz en ilginç iddia ise, “Uçağı uzaylılar kaçırdı” şeklinde. Öyle ya uzaylılar daha önce insanları, hayvanları kaçırdılarsa, uçağı da kaçırmış olabilirler. Bu iddiayı çürüten kanıt ise, uçağın bulunan üç kanat parçası.

Kesin olan şu ki, uçak hala bulunamadı. 

Bu arada pilotların intihar etmesi olasılığının çok uzak bir ihtimal olmadığını da hatırlatmalıyız. Daha önce bu tür çok sayıda kaza var. 

Bunların en ünlüsü ise, 24 Mart 2015’te bir Germanwings uçağını kasten Fransız Alpleri’ne çakan ve kendisi dahil  149 kişiyi öldüren genç yardımcı pilot Andreas Lubitz. Alman olan yardımcı pilotun ruhsal sorunları vardı ama çalıştığı şirket bu durumu göz ardı etmişti.